simdi ellerini kavusturda bak gozlerime,bana hala kaybetmedigimi soyle yada soyleyebilcek kadar cesaretin varmi bir dusun.bugulu gunlerden kalma gozlerimi ,tenimi gulen yuzumu yeniden gorunce nerde ne kadar kaybettigimi kaybettigimizi gorecegiz.
zaman ustunden gecerken geride biraktigi ezik parcanin ben olmasi ne kada tuhaf.
olmeyecek olmama uzulmek gibi bir his var bir yerlerde .ben dis kapiyi gosterip yolcu etmeye calistikca iceri girmeye calisan veya aasla gitmesini istemedigim bir misafir dertlerimi anlatabilecegim.
bilirsin pek misafirperver sayilmam .
bazen bir fotograf gorursun ince uzun bir yol ,iki yani col,yolun sonunda ya gunes douyordur yada batiyordur.
yolun kenarlarinda agac yok,sisli bir havada yok,okuldan kacip bira icen yetmeler hic yok.bir ciftlik ise hic yok,
yolun sonuna geldiginde hissedermi insanoglu?her zaman korktugu birseye kendini yakin hata ait hissedebilirmi?
elinin tersiyle itebilirmi bir cift kendini seven gozu?
eskilerden kalma bir rus saaitini kimseye miras birakamadan gitme ihtimalini,hic birseyin gercek degeinin tam verilmedigi bu dunyada insan ceketini alip gidebilirmi?
bir sure sonra hatirlanmayacak olan mezartasina ne yazacagina insan kendi karar verebilirmi?
asla gelmeyecek bir gune genclik dusleriyle kesilmis tene ,sevgi denen seyle sindirilmis bu dusunceye biraz hak vermek gerekmezmi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder