16 Ekim 2013 Çarşamba

YARIŞMA (B1 s3)

altını hep sen temizleyeceksin anlaştıkmı?
Mustafa hafif cayacak gibi olduysada erkekliğin şanını yere düşürmemek için ben söyleyeceğimi söyledim pilavdan dönenin kaşığı kırılsın dedi.
Cep telefonunu çıkardı televizyonun alt kenarında yazan numarayı aradı. Evet evet işte çalıyordu.dıııttt dııııııtttttttttt

İnanılacak şey değildi.iki ay sonraki yarışmaya gün vermişlerdi.adresi not ettiği kağıda bakarak gülümsedi.demedimmi hanım ben sana bak katıldım işte yarışmaya dedi.
Mustafanın kendisine hanım demesi pek hoşuna gitmiyordu.biraz eski kafa hitap tarzıydı.hoşuna gitmesede içinde kendi çapında bir sevimlilik de barındırmıyor değildi hani.
Bakarsın belki yurtdışına seni göndeririz hanım.hem çocuk doğduktan sonrada böyle bir tatile ihtiyacın olacak.vallaha iyi gelir.
Öykü bırak yarışmayı kazanmasını katılmasını bile hayal olarak düşündüğü için olsa gerek pek bi dalgındı.
Mustafa daha çocuğun doğmasına bir ay var koskoca bir ay diyerek sözlerine devam ederken sanki birisi sesin kendi özüne ait kuvvetini yok ederek kimsenin duymasına izin vermiyordu.
Sanki karanlığın ortasında bir dağa çıkmış gibi yakından görebilirdiniz o gece bütün yıldızları istanbulda.o gece uyku esir alırken bedenleri bir bir
mustafanın avucunun içindeki üstünde ikitelli diye başlayan not kağıdı coktan yere düşmüştü.

O not kağıdı yere düşmeden az önce birisi yüreğinin avuclarını açıp gerçekleşmeyeceğini düşünerek bir dua etmisti veya masum bir dilek tutmuştu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder